22 Kasım 2024
  • 55 yaş üzeri kişiler en riskli grupta

    55 yaş üzeri kişiler en riskli grupta

    Retinanın en net gören bölgesi olan sarı nokta alanında görmemizi etkileyen pek çok hastalık ortaya çıkabiliyor. Bu hastalıklardan en dikkat çekenlerin başında ise yaşa bağlı maküla dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı) geliyor. Genetik faktörlerin yanı sıra 55 yaş sonrası kişilerde sigara kullanımı, kontrolsüz hipertansiyon ve diyabet ile yetersiz beslenme, ultraviyole ışığa maruz kalma gibi çevresel faktörler de hastalığa yakalanmada önemli etkenler olarak karşımıza çıkıyor.

    “55 YAŞ ÜSTÜ KİŞİLERDE YAYGIN GÖRÜLEN BİR HASTALIK”

    Sarı nokta hastalığının (Yaşa bağlı makula dejenerasyonu) farklı kişilerde farklı belirtilerle ortaya çıkabildiğini belirten Göz Hastalıkları ve Retina Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Retinamızın merkezi olan makula yani sarı nokta, gözün arkasında bulunur ve retinanın en keskin görüş merkezidir. Makula dejenerasyonu yaşa bağlı olarak ortaya çıkan, genellikle 55 yaş üstü kişilerde görülen ve ilerleyen yaşla sıklığı artan, sık görülen bir göz hastalığıdır. Belirtiler yoksa teşhisin yapılması zor olabilir, bir göz görmede sorun yaşarken diğer göz yıllarca normal işlevine devam edebilir. Her iki göz de etkilendiğinde merkezi görme kaybı daha çabuk fark edilmektedir.” açıklamasında bulundu.

    KONTROLSÜZ DİYABET VE HİPERTANSİYON SARI NOKTA HASTALIĞINI HIZLANDIRABİLİYOR

    Makula veya sarı noktadaki hücrelerin düzgün çalışmadığında, görme alanımızın merkezinde bulanıklık veya karanlık alan oluştuğunu belirten Prof. Dr. Göçgil, “Bir sayfa üzerinde yazılı kelimelerin bulanıklaşması, düz çizgilerin eğrilmiş, bozulmuş gibi görülmesi veya görme alanının merkezinde siyah ya da gri nokta veya küçük alanların oluşması başlangıç belirtilerindendir. Hastalığın belirtileri ilk önce bir gözde başlayabilir; ancak diğer göz iyi durumda olduğunda ve iki gözle bakıldığında bu belirtiler fark edilmeyebilir. Diğer gözde de belirtiler ortaya çıkmaya başlayınca görme fonksiyonu artık olumsuz şekilde etkilenmeye başlar ve hasta bu durumdan rahatsız olur. Kontrolsüz diyabet ve bazı ilaçlar, kolesterol yüksekliği, obezite ve hipertansiyonun varlığı da sarı noktadaki dejenerasyonu hızlandırabilir.” dedi.

    “HASTALAR YANLARINDA REFAKETÇİ OLMADAN EVLERİNDEN ÇIKAMAZ DURUMA GELİYOR”

    Sarı nokta hastalığının ciddi bir hastalık olduğunu ve rutin göz kontrolünün hastalığın ilerlemesinin önlenmesinde büyük öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Her hastalıkta olduğu gibi rutin göz kontrolümüzü aksatmamamız gerekiyor. Sarı nokta hastalığı önlenmediği taktirde ciddi görme kayıpları ile sonuçlanabiliyor. Her iki gözde ileri evre sarı nokta hastalığı bulunan hastalar, yaşadıkları görme kaybı sebebiyle yanlarında refakatçi olmadan evlerinden çıkamaz duruma geliyor, gördükleri insanların yüzlerini tanıyamıyor, okuma ve yazma fonksiyonlarını maalesef yitiriyorlar.” şeklinde konuştu.

    HASTALIĞIN ANİ GELİŞEN TİPİ YÜZDE 80 GÖRME KAYBINA SEBEP OLABİLİYOR

    Hastalığın kuru ve yaş tip olmak üzere iki tipi bulunduğunu belirten Prof. Dr. Göçgil, “Görme aslında çok önemli bir işlem. Göze her ışık geldiğinde retina uyarılıyor ve ışık algısı için gelişen reaksiyonlar sonucunda bir takım atık maddeler oluşuyor. Bu atık maddelerin temizlenmesi için çalışan hücrelerimiz var. Bu hücrelerde bozulma başladığı zaman atık maddeler retina tabakamızız altında birikmeye başlıyor. Yaşa bağlı maküla dejenerasyonunun kuru ve yaş tip olmak üzere iki alt tipi var. En sık görülen tipi, yüzde 90 gibi bir oran ile kuru tiptir. Hastalığın daha yavaş ve uzun sürede görme azalmasına yol açtığı kuru tip dediğimiz durum, retina tabakaları altında lipid, yağlı materyalin birikmesiyle meydana gelmektedir. Kuru tip sarı nokta hastalığı yavaş ilerler. Hastalığın hızlı gelişen ve ani görme kayıplarına sebep olan yaş veya neovasküler tipinde ise sarı nokta bölgesinde retina altında anormal yeni damarlar gelişir. Yaş tip sarı nokta hastalığında, normal durumlarda kuru olması gereken retina tabakasında meydana gelen sıvı birikimi veya kanamalar gerçekleştiğinde hastada aniden çok ciddi bulanık görme, baktığı yerleri eğri görme gibi şikayetler gelişir. Bu tip, kuru tipe oranla daha az (%10) görülmekle birlikte yüzde 80 oranında görme kaybına sebep olabilmektedir. Özellikle hastanın bir gözünde yaş tip yaşa bağlı maküla dejenerasyonu geliştiyse diğer göz de tehlike altındadır. Bu tipte sistemik kan basıncında ani yükselmeler, sigara kullanımı gibi nedenler yaş tipin hem gelişme sürecini hem de tedaviye yanıtı olumsuz etkilemektedir.” ifadelerini kullandı.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir