İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçmiş yönetim döneminde inşası durdurulan Dudullu-Bostancı metro hattının yeniden çalışmalarını başlattı. Benzer durumdaki 9 hattın gecikmesinden dolayı İstanbulluların “konfor kaybına” uğradığını vurgulayan İmamoğlu, “Bütün bu hatlarda şu anda, 2,8 milyon kişi daha fazla seyahat ediyor olacaktı. Doğru iş, doğru zamanda, doğru finansman modeliyle, doğru yönetim anlayışıyla yapılmadığı için, günde, neredeyse 3 milyon insana tekabül eden bir sayıya, kişiye hizmet veremiyor durumdayız. Düşünsenize; bugün İstanbul’un trafiği ne denli rahatlamış olacaktı. İstanbul’un o stres içinde trafikte geçirdiği zaman ve de aynı zamanda devam ettiğimiz hem çevre sağlığı hem cebimizdeki para hem insan sağlığı hem ruh sağlığı açısından kayıplarımızı varın siz hesap edin” dedi. Gecikmelerden doğan büyük bir maddi kaybın da olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “9 raylı sistemin gecikmesinden dolayı, dolar kuru artışına göre, İstanbullulara ve ülke ekonomisine bunun maliyeti tam 8,7 milyar liradır. Yani bizim bütçemizden ekstra 9 milyar TL’ye yakın bir para çıkmış olacak” bilgilerini paylaştı. İmamoğlu, yapımına yeniden başlanan hattı, 2021 yılı sonunda işletmeye almayı planladıklarını bildirdi.
İmamoğlu, bu kapsamda finans kaynağı bulma konusuna yoğunlaştı. Dudullu-Bostancı metro hattındaki çalışmalar da finans kaynağı bulunmasının ardından yeniden başladı. Hattın Kayışdağı İstasyonu şantiyesinde, “Dudullu-Bostancı Metro Hattı Yapım İşleri Yeniden Başlıyor” başlıklı tören düzenledi. Törende İmamoğlu’na İBB Genel Sekreter Can Akın Çağlar, Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, Başkan Danışmanı ve Sözcüsü Murat Ongun ile Raylı Sistemler Daire Başkanı Pelin Alpkökin eşlik etti.
“SİSTEM İYİ PLANLANSAYDI AÇILIŞI ÇOKTAN YAPILACAKTI”
Törende konuşan İmamoğlu, özetle şunları söyledi:
“Seçim sürecinde, özellikle raylı sistemlere ne kadar önem vereceğimizden bahsetmiştik. Göreve gelir gelmez, raylı sistemlerle ilgili sürecin bir tespitini yapmak ve de buna dönük nasıl hızlıca tedbirler alabiliriz nasıl hareket edebiliriz diye çalışmalarımıza başlattık. Burada en önemli konulardan bir tanesi, finansman konusuydu. Yoğun temaslarımızla, belli kaynakları sağlayarak, iki yıldan fazla süredir durmuş olan inşaatları tekrar harekete geçirdik. Sonuçta altı hatta inşaatlarımız yeniden başladı. Tabii, en hızlı şekilde bitmesi için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ne yazık ki ihale edilmiş hatların, süreçleri tamamlanmadan ya da olgunlaştırılmadan harekete geçirilmesi, bir yandan zaman kaybı, diğer yandan da maliyet artışı demek. Baştan eğer sistem iyi planlansaydı, süreç iyi işletilseydi çoktan açılışı yapılmış ve hizmete alınmış bir metro hattında bulunuyor olacaktık. Biz geldiğimizde keşke şunu görseydik; özellikle 8 hattın temeli atılırken projesi yapılmış, finansman sorunu çözülmüş, ihaleye öyle çıkılmış ve bitiş tarihi konusunda ne kurumumuz ne ülkemiz ne milletimiz ne de firmalar bir kayba uğramadan süreçler tamamlanabilmiş olsaydı. Keşke bu inşaatların hiçbirisi durmasaydı. Hiç kimse bundan keyif almaz.”
“BU TÜR İŞLERİN SAHİBİ; DEVLETİMİZ, MİLLETİMİZ”
“Her yerde söylüyorum: Bu tür işlerin sahibi devletimiz, milletimiz. Yani burada zayi olan paralar hepimizin. Projeler ne bir partinin ne bir dönemin ne bir belediye başkanının şahsına ait. Topluma ait. Bu duygularla biz sürece bakıyoruz. Katkı sağlamış olan herkese minnet duygularımı iletiyorum. ‘İyi ki varlar’ diyorum. Bu duygularla bakıyorum bütün insanlara, bütün yöneticilere. Ancak 16 milyonumuz için birkaç yıllık gecikmeler, iki yıla yakın hatta daha fazla süre durmuş olan inşaat süreçleri ne yazık ki ciddi kayıplara sebep olmuş durumda. Geçmiş yönetim döneminde, ilk ihale edildiğinde, bütün bu söylediğim eş zamanlı planlamalar olsaydı, bu süreçler tutardı. Ama ne yazık ki 9 metro hattında açılış hedefleri ne yazık ki tutmadı. Bırakın hedeflerin tutmasını; işler yıllarca durdu. Ve bu anlamda çok büyük de bedeller ödedik. Şöyle bir örnek vereyim size: Şu an tekrar başlatma mücadelesi verdiğimiz bu hat, tam 15 ay önce, yani geçen yılın Mart-Nisan aylarında hizmete açılıyor olacaktı. İnanın bundan mutlu olurduk. İnanın gurur duyardık. Ve keyifle insanlarımızın buradan faydalanması bizi mutlu ederdi.”
“TOPLUMUN BİLGİLENMESİ GEREKİYOR”
“Diğer hatlardan da biraz bahsetmek istiyorum. Toplumun bilgilenmesi gerekiyor. Örneğin, Rumelihisarüstü-Aşiyan Füniküler Hattı, tam 13 ay önce hizmete girmiş olacaktı. Halbuki, neredeyse 1,5 yıldır duran şantiyeyi başlatma sürecini devreye aldık geçen ay itibariyle. Durmuş şantiyelerini başlattığımız hatlar olan; Ümraniye – Ataşehir – Göztepe Hattı, Çekmeköy – Sancaktepe- Sultanbeyli Hattı,Sarıgazi – Taşdelen – Yenidoğan Hattı,Kirazlı – Halkalı Hattı,Kaynarca – Pendik – Tuzla metrolarını tamamıyla 4ay önce bitirilmiş ve hizmete açılmış bir şekilde insanlarımızın ulaşımına katkı sunuyor olacaktı. Çok mutlu olurduk bundan da ama olmadı. Daha acı bir şey söyleyeyim: Mahmutbey – Bahçeşehir – Esenyurt hattını ise gelecek ay hizmete açıyor olacaktık normal planlaması olsaydı. Halbuki, ihalesi yapılmış ama projesi bile yok şu anda. Yani, böyle bir hattı hiç başlamamış şekilde devir aldık ya da ihalesini devir aldık. Ortada hiçbir şey yok şu anda.”
“HATLAR ZAMANINDA AÇILSAYDI 2,8 MİLYON KİŞİNİN ULAŞIMI SAĞLANACAKTI”
“Bütün bu hatlarda şu anda, 2,8 milyon kişi daha fazla insan günde seyahat ediyor olacaktı. Şu anda 2,8 milyon insan, metro hattı olmadığı için ulaşımını sağlayamıyor. Yani sayının büyüklüğü ile yüzleşelim istiyoruz. Doğru iş, doğru zamanda, doğru finansman modeliyle, doğru yönetim anlayışıyla yapılmadığı için, günde, neredeyse 3 milyon insana tekabül eden bir sayıya, kişiye hizmet veremiyor durumdayız. Düşünsenize; bugün İstanbul’un trafiği ne denli rahatlamış olacaktı. İstanbul’un o stres içinde trafikte geçirdiği zaman ve de aynı zamanda devam ettiğimiz hem çevre sağlığı hem cebimizdeki para hem insan sağlığı hem ruh sağlığı açısından kayıplarımızı varın siz hesap edin.”
“YÜZDE 100’E YAKIN BİR MALİYET ARTIŞI VAR”
“Bir kısmı geçen yıl ve bir kısmı da bu yıl hizmete açılması gereken bu hatların yapılmamasından kaynaklı ekonomik kayıpları ve özellikle enflasyon artışına bağlı bir takım inşaat yapım maliyetlerine dönük artışlara baktığımızda, yüzde 100’e yakın bir maliyet artışıyla karşı karşıya kalmışız. Bunların bir de böyle bir boyutu var. Şöyle bir rakam vereyim size: Bugün toplam maliyeti 17,3 milyarın üzerindeki dokuz raylı sistemin gecikmesinden dolayı dolar kuru artışına göre, İstanbullulara ve ülke ekonomisine bunun maliyeti tam 8,7 milyar liradır. Yani bizim bütçemizden ekstra 9 milyar TL’ye yakın bir para çıkmış olacak. Kendi paramız üzerinden konuşuyoruz. Gerçek ekonomi de bu.”
“BAŞAKŞEHİR-KAYAŞEHİR METROSU’NUN PARASINI PEŞİN PEŞİN BİZDEN KESİYORLAR”
“8 metro hattı diyorum ama 9 hat aslında. Bir tanesi de Başakşehir-Kayaşehir metro hattı. Niye değineceğim bunu? Biz, yazı yazıyoruz, diyoruz ki; ‘Bu hattın kredi finansmanı ile ilgili süreç sorunu var. Bu sorunu beraber aşalım. Bize, devletimiz olarak, devletimizin kamu kurumları, kamu bankaları olarak destek olun. Uzun vadeli kredi imkanı sağlayın. Biz, burayı yapalım.’ Söylediğimiz bu. ‘Hayır. Biz bunu yapacağız.’ Peki, siz yapın. Ama nasıl yapacaksınız? Parasını peşin peşin bizim ödediklerimizden keserek yapacaksınız. Yani bunun hiç kamu ahlakına, kamu hukukuna yakışır bir tarafı yok. Bu şekilde Başakşehir-Kayaşehir metro hattının sözüm ona devri alındı. Ama İstanbul halkı bilsin ki, peşin peşin parası bizden kesiliyor. Dolayısıyla bu bir sistemi yönetmek, bir çözüm üretmek değil. Bütün bu kafalar, bu anlayışlar değişmeli.”
“10 AYRI NOKTADA ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR”
“Günün sonunda bugün Dudullu-Bostancı bizim çok kıymet verdiğimiz, önemli bir hattımız. Gecikmiş birçok sorunu var. Proje, aslında 2 kere durdurulmuş bir proje. Toplamda, 2,5 yıla yakın bir gecikmeye neden oldu bu süreçler. 558 milyon Euro’luk bir artı KDV maliyeti var. Fizibilite rakamlarına dönüp baktığımızda, burada metromuzun maliyetinde sosyo-ekonomik kaybı hesapladığımızda 2,5 milyar liraya yakın bir kayıpla süreci yönetmeye devam ediyoruz. Şubat 2016 yılında başlayan ama farklı sebeplerle durdurulan ve bugüne gelinen bu dönemin bir öncesinde, biz göreve gelir gelmez, özellikle Dudullu-Bostancı metro hattı üzerinde gerçekten çok ciddi çökme riski olan, tehditler olan alanlar vardı. Bu anlamda bir kısım teknik çalışmaları yürüttük. 14.3 kilometrelik, 13 istasyonlu bu hattımızın, 23 gün önce, 17 Haziran’da, finansman konusunda bir yol haritası belirleyerek çalışmaları başladı. Bugün de aslında, 10 metro aracından dokuzuncusunun tünele indirilmesiyle ilgili töreni hep birlikte yapacağız. Bugün itibariyle metronun tamamlanma oranı, yüzde 65 seviyesinde. Tam 10 ayrı noktada çalışmalarımız sürüyor. Projede çalışan kişi sayısı, hızlıca başlattığımız günden bugüne 500’e ulaştı. Kurban Bayramı sonrası, bunun 800 kişiye ulaşacağını öngörüyor arkadaşlarımız. İsteğimiz, tüm hızıyla bu hattı, 2021 yılı sonunda işletmeye almak. Bunun için yoğun bir programlama ve çalışma yönetiyoruz. Maltepe, Kadıköy, Ataşehir, Ümraniye ilçelerine hizmet verecek olan bu metro hattımız üzerinde, çift yönde saatte 90 bin yolcu taşınacak. Hem meskenlerin yoğun olduğu noktalardan geçiyor olması hem de sanayi sitelerinin yoğun bulunduğu alanlardan geçiyor olması çok aktif bir hattımız olduğuna bir işaret. Proje, aynı zamanda 3 raylı sistemle buluşuyor, deniz yoluyla buluşuyor. Doğu-batı eksenindeki İstanbul hatlarını, kuzey-güney ekseniyle buluşturan ve birleştiren çok değerli bir hattımız.”
“ÇOK İTİBARLI BİR KADROMUZ VAR”
“Sürece, bundan sonra da emeğini koyacak olan bütün arkadaşlarım, bu bahsettiğim gerçeklerle yüzleşen, buna finansal gerçeklik üzerinden bir yol haritası belirleyen ve Türkiye’de kamu idaresi anlamında, kamunun parasını kullanma yönünde, bugüne dair bir karar almak değil, geleceği planlamak yönünde, bütün parasını iyi muhafaza eden, gerektiği yerde, doğru kullanan, bir kuruşunu bile zayi etmeden bir projeyi başlatan ve bitiren bir anlayışla süreci analiz edecek. Biz, itibarlı bir şehiriz, itibarlı bir yönetimiz. Çok itibarlı bir kadromuz var A’dan Z’ye. Burada yüklenici firmaların da arzusu beni mutlu ediyor. Bu bütüncül çalışmayla, umut ediyorum bu hattımızı önümüzdeki yıl, yıl sonunda inşallah İstanbulluların hizmetine açmış olacağız. Şimdiden, emeği geçen ve geçecek olan bütün arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.”
İmamoğlu’nun konuşmasının ardından, Dudullu-Bostancı hattı için üretilen 10 adet metro aracından, Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy metro hattının depo sahasına getirilen 9’uncu araç, canlı yayında raylara indirildi.