Büyükçekmece Belediye Meclisi’nin Kasım ayı toplantısında geçtiğimiz hafta tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer ve belediyeye kayyum atanmasına yönelik değerlendirmeler yapıldı.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, sabahın erken saatlerinden Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Halfeti Belediyesi’ne kayyum atandığını belirterek, halkın oylarıyla seçilen meclisin yok sayılarak kayyum atanmasının demokrasi ve evrensel hukuk kuralları ile bağdaşmadığını söyledi. Başkan Akgün şöyle konuştu: “Ömrünü belediyeciliğe ve yerel demokrasiye vermiş bir arkadaşınızım. Ülkemi de yurt dışında sadece Avrupa Konseyi’nde değil, Dünya Belediyeler Birliği’nde, Marmara Belediyeler Birliği’nde değişik platformlarda temsil belediye başkanıyım, yerel demokrasi savunucusuyum. Esenyurt Belediye başkanımızın görevden alınması ve yerine kayyum atanmasının ardından bu sabah 3’üncü kez görevden alınan Ahmet Türk, Türk siyasetinde ister kabul et ister etme bir duayendir. Diğer 2 belediye başkanının yerine de kayyum atanarak görevden uzaklaştırılmaları son derece dikkat çekicidir. Ağustos 2016’da çıkan Kanun Hükmünde Kararname’den (KHK) önce de bir belediye başkanı tutuklanıyordu. Bölgemizde de oldu. Hapsedildiler, hemen gittik kaymakamlığın veya valiliğin talebi üzerine meclisi topladık. Yerlerine meclisten başkan vekilini seçtik. Belediye başkanları çıkıp geldikleri zaman kaldıkları yerden devam etiler. Bu evrensel hukuk anlamında Avrupa’nın tamamında uygulanan sistem. Biz de Fransa’dan almışız 1580 sayılı kanunu yaparken 1928-1930 yılları arsında. O zaman yapıldı o kanun. Ondan sonra da ne zamana kadar devam etti. 2016 ağustos 15’e kadar devam etti. Ondan sonra terörle mücadele kapsamında yapılacak olan mücadelede eğer belediye başkanının, meclis üyesinin terör ifade eden, kokan, yakıştırılan tutumu varsa ama telefonla, ama fiziki görevden alınır. Yerine meclisten bir başkan seçilmez. Bu kanun hükmündeki kararname bunu söylüyor. 2020’den beri Avrupa Konseyi’ne gittiğimiz zaman bunu her gün kafamıza vurdular. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin önüne koydular. Şunu söylediler: “Senin belediye başkanını sorgulamak için alman, mahkemeye çıkarman hukuk karşısında hukuka uygun yapıldığı müddetçe sıkıntı yok. Hatta tutuklandı. Yine sıkıntı yok. Ceza aldı, yine sıkıntı yok. Orada halkın seçmiş olduğu meclis duruyor. Eğer o meclis de aynı suçları işlemişse, içeri girmişse eyvallah. Meclisin tamamı gitti, geçici olarak bir şey atarsın. Meclis yerinde dururken sen evrensel hukuka aykırı olarak 1580 sayılı kanunla 1930 yılından beri uygulamış olduğun, 2016’yılına kadar uygulamış olduğunu uygula. Türkiye Cumhuriyeti’ni yerel demokrasi üzerinde sürekli bizi meşgul eden bu kayyum meselesini gündemimizden çıkartalım.”
Devletlerin geleceğinin genel prensipler üzerine oturtularak yürütüldüğünü belirten Başkan Akgün; “Hangi hukuk doğru? Roma Hukuku mu, Evrensel Hukuk. Fransız’ın, Roma’nın, Avrupa’nın düzenlemiş olduğu bizim kültürümüze uymayanlar varsa, eyvallah ama seçilmiş adamın yerine seçilmiş kişiyi koymanın bizim kültürümüze ne zararı var? Diyeceksin ki ‘’Terörist.” Terörist ile bizim işimiz yok. Terörist ile bizim mücadelemiz var. Teröristi yakalarsın. Mahkemeler kararını verir, gereğini yapar. İyi şeyler olmuyor ülkemiz adına. Memleketimizin geleceği şu anda hepimizi ilgilendiriyor ama daha da çok Türkiye Cumhuriyeti’nin tamamını ilgilendiriyor. Çocuğumuzu, cumhuriyetimizi, vatanımızı en iyi şekilde büyütmek, geliştirmek, kalkındırmak muhtardan başlayarak sayın Cumhurbaşkanımıza kadar hepimizin, her siyasetçinin görevidir.”