İmamoğlu’nun konuşmasında satır başları şöyle oldu:
“FİNANSMANINI BULMAK BUGÜNE NAZARAN MİSLİ MİSLİ KOLAYDI”
“2019’da devraldığımız görev anındaki tespitlerimiz bizi son derece üzen tespitlerdi. Çok ihmal edilmiş. Bir geriye dönersek ta 2015-2016 ve 2017’ye kadar inen ihalelerin 2019’un temmuzuna geldiğimizde durmuş olması, yüzde 0 düzeyinde olması, yüzde 3-4 düzeyinde olması, çok üzücü bir durumdur. Bunu tespit etmemiz lazım. Yine geri dönersek 2015-2016 ve 2017’de ihale edildiğinde bir işin finansmanını bulmak bugüne nazaran misli misli kolaydı. O süreçte bu işin maliyeti bugünün neredeyse yüzde 30, 40 daha ucuzdu.
“HIZRAY, İSTANBUL’UN GELECEĞİNİ PIRIL PIRIL BİR HALE GETİRECEK BİR İŞTİR”
“Cumhuriyetimizin 100. yılında bu projeleri bitirmek, yeni projeleri hazırlamak HIZRAY gibi İstanbul’un en doğusunu, en batısına 55 dakikada, yaklaşık 80 kilometreyi alabilecek ve İstanbul’un nefes almasını sağlayabilecek ulaşımdaki hızı arttırabilecek, İstanbul’un en büyük şikayeti olan ulaşımda birbirine bağlantılı raylı sistem ağının kullanılabilme imkanını arttıracak projenin hazırlık hazırlıklarını büyük oranda tamamlamış bir yönetimiz. Çok vizyon bir iştir. Evet maliyeti yüksek bir iştir. Ama bir o kadar da İstanbul’un geleceğini pırıl pırıl bir hale getirecek bir iştir. İstanbul’un kuzeye doğru nüfus kaymasının baskılanmasını sona erdirecek, yaşadıkları bu kulvarda gerçekten konforlu bir yaşamı elde edebilme fırsatını onlara sunabilecek bir projedir. Bu yönüyle hem çevreci bir projedir, hem dünya çapında önemli bir raylı sistem projesidir. Ve aynı zamanda bir toplumun bir şehir insanının yaşamda en çok arzu ettiği konforlu yaşama
örnek teşkil edecek bir projedir.”
YÜZDE 60 YERLİLİK ORANIYLA TRAM34’Ü YAŞAMA GEÇİRİYORUZ
“Metro İstanbul şirketimiz raylı sistemler ve bütün kurumsal işbirliğimizde TRAM34 ismiyle Türk mühendisleri tarafından hayata geçirilen metro araçları üretimimizi yürütüyoruz. Bu aslında Türkiye’de yüzde 100 İstanbul ürünü olacak olan, yüzde 60 yerlilik oranıyla Türkiye’de bu özelliğe sahip ilk raylı sistem aracı şeklinde tasarlanan TRAM34’ü yaşama geçiriyoruz. Bakın birçok iş ve işlem sayabilirim. Sadece raylı sistemlerde az önce yine genel sekreter yardımcımın söylediği o üç depo bitirmek ya da hiç düşünülmemiş. Araç alım meselesi de aslında bu işin en önemli hem ekonomik olarak hem de o olmadan zaten yaptığınız bir işe yaramıyor. Tren alımlarının bile henüz planlanmadığı bir durumdayken onları planlamak ve yüzlerce aracı İstanbul’a kazandırıyoruz.”
HİÇBİR ORTAMDA İZAH DAHİ EDEMEYECEĞİNİZ UYGULAMALARLA YOKSULLAŞTIK
“Türkiye, farklı gündemlerle ne yazık ki halkımızın ne yazık ki itibar etmediği birtakım mevzularla vakit öldürüyor, vakit geçiriyor ve geçirdi. Bugün ekonominin düştüğü durum ne yazık ki Türkiye’de kural dışı, liyakatsiz ve gerçekten, asla ve asla hiçbir ortamda izah dahi edemeyeceğiniz uygulamalar sonucunda dar gelirlinin daha yoksullaştığı, emeklinin muhtaç hale getirildiği bir süreci milletimize yaşatan bir ekonomik düzene biz hepimiz maruz kaldık. Bugün ülkede ekonomik itibarın dünya ölçeğinde ne kadar düştüğünü bir meseleyle ilgili borçlanma yapmak istediğinizde dünya çapında bir finans kaynağı bulma noktasına geldiğinizde en itibarsız oran en yüksek, en pahalı para bulma mekanizmalarıyla karşı karşıya geliyorsunuz.”
“Artık Türkiye ekonomide, sosyal adalette, birçok konuda önüne daha güçlü bir şekilde bakmak zorundadır. Yerel dinamikler aslında bu işin başlangıç noktasıdır. O bakımdan biz belediyelerimize sadece insanına güncel ihtiyaçlarını karşılama sistemiyle baş başa bir kurum ya da mekanizma olarak bakmıyoruz. Belediyelerimize ülkemizin geleceğinin örnek uygulamalarının hayata geçirildiği odaklar olarak bakıyoruz. Bu yönüyle bu 5 yılda biz yaptığımız işin Türkiye’nin geleceğini temsil ettiğini ve geleceğinde Türkiye’de yapılacak doğru uygulamalarının örnek bir merkezi olduğunun farkında olarak hareket ettik.”
“BU DÖNEMİ 2024’ÜN, 2029’UN VE 2034’ÜN HAZIRLAYICISI BİR TEMEL OLARAK GÖRDÜK”
“Biz sadece 2019-2024 arasında iş üreten değil, aynı zamanda dayanışmacı belediyeciliği o halkçı belediyeciliğin sosyal adaletin en güzel uygulandığı, belediyeciliğin liyakat ve bütün olumlu kavramların içinde nakış nakış işlendiği belediyeciliği olarak gördük. Aynı zamanda 2024’ün, 2029’un ve 2034’ün hazırlayıcısı bir temel olarak gördük. Yani aslında biz İstanbul’un 2050 vizyonuna koşarken önündeki o aşamaların her birinin nasıl olması gerektiğini, hangi hedeflere koşması gerektiğini temelini atar bir pozisyonda olduk. Onun için bugünden 2036 Olimpiyatlarına ev sahipliği yapmak istiyoruz diyoruz. 2036 Olimpiyatlarına koşarken 2034’e de kadar İstanbul’da hangi üst seviyede ulaşımla ilgili adımlar atılması gerekiyorsa her birisini planlamış, o tarihe kadar bitirmiş bir İstanbul olmak istiyoruz.”
“2024’ÜN MART AYINDA SAMANDIRA’YA KADAR OLAN KISMINI HİZMETE AÇACAĞIZ”
“Beni dinleyen bütün yol arkadaşlarım, başta bütün siyasi yol arkadaşlarım ve diğer yol arkadaşlarım geleceğinize uzun menzille bakın. Yarına, bir ay sonraya, 6 ay sonraya, üç sene sonrayı değil, 5-10-15 yıl sonraya bakarak planlamalarınızı ve ideallerinizi gözden geçirin ve yenileyin. Biz yolumuza ve önümüze bu gözle bakıyoruz. Bu bağlamda bizimle yol yürüyen bütün arkadaşlarımı silkinmeye, dirilmeye ve geleceğe de bu gözle bakmaya davet ediyorum. Önümüzdeki hedefler büyüktür. Geçmişteki eksiklerimizden, hatalarımızdan ders çıkaracağız. Daha iyiyi, daha güzeli, daha güçlü yapacak bir yolculuğu hep beraber yapacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bu yönüyle, gururla Çekmeköy Sancaktepe, Sultanbeyli hattının TBM makinasını bugün yeryüzüne çıkarmış olacağız. Anadolu Yakası’nda inşallah yakın zamanda hızlıca yeni projeleri başlatacağız. Bu projelerin bitmesi bizim için gurur vesilesi aynı zamanda 2024’ün mart ayında Samandıra’ya kadar olan kısmını hizmete açacağız. Daha sonrasını da inşallah 2025’in ilk çeyreğine yetiştirmeyle ilgili Sultanbeyli’yi bir yılı biraz aşkın bir süre içerisinde metroyla buluşturmanın hedefiyle tam gaz yola devam edeceğiz.”