Fatih Altaylı’nın “Sattınız mı Lamborghini’yi” başlıklı yazısı şöyle:
“Bizim memlekette “sanatçı” olarak tanımlanan grup epey bir ses çıkardı.
Bunlardan gelen “Aç kaldık, öldük, bittik, yandık, mahvolduk” nidaları ortalığı inletti.
Ben de o günlerde “Yahu dünyanın her yerinde sanatçılar fakir fukaraya yardım etkinlikleri yaparken bizimkiler utanmadan ağlıyorlar” dedim.
Bana da kızdılar.
Kızdılar ama bir tanesi bile Lamborghini’sini, Aston Martin’ini, Range Rover’ını, Mercedes cipini falan satmadı.
Mücevherlerini rehine veren de duymadık aralarında, saat koleksiyonunu satışa çıkarını da.
Ama ağlamaları sonuç verdi ve kendilerine en yüksek mertebeden konser verdirildi.
Kaç para aldılar, ne yaptılar bilmiyoruz ama yayınladıkları teşekkür mesajlarına bakılırsa indira gandi durumları fena değil.
Çünkü bunlar ucuza teşekkür etmezler.
Vallahi aldığınız parada, bindiğiniz otomobilde falan gözümüz yok.
Ama Allah aşkına susun bari.
Fakir fukaranın, garip gurebanın gözüne sokar gibi teşekkür mesajları falan yayınlamayın.
Ayıbınız aranızda kalsın.
Siz utanmıyorsunuz belki ama en azından duyduğumuz için utanmayalım.”