İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Rumelihisarüstü – Aşiyan Füniküler Hattı’nın yapımına, 21 Haziran 2017 tarihinde başladı. 800 metre uzunluğundaki yüzde 14,2 eğime sahip hattın inşaat, elektromekanik ve araç alım işi projesi için yer teslimi yapılarak çalışmalara başlandı. Hattaki çalışmalar, öz kaynak bütçe yetersizliği nedeniyle, 2018 yılı sonunda, yüzde 25 seviyesinde iken; araç ve füniküler elektromekanik sistemi imalatlarına hiç başlanılmadan durduruldu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetimi, Haziran 2020’de öz kaynak bütçe planlaması yaparak hattaki imalatları yeniden başlattı. Gerçekleştirilen hızlı çalışmalarla, Temmuz 2021 itibariyle hattın inşaat genel ilerlemesi yüzde 78, araç ve füniküler elektromekanik sistemi imalat ilerlemesi ise yüzde 90’lar seviyesine çıkarıldı.
“SÜRECİ ORTAK AKILLA BAŞARDIK”
İmamoğlu, bugün Rumelihisarüstü – Aşiyan Füniküler Hattı’nın Aşiyan İstasyonu’nda gerçekleştirilen ray kaynatma etkinliğine katıldı. Yerin 55 metre altındaki istasyona inen İmamoğlu’na etkinlikte; Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, Raylı Sistemler Daire Başkanı Pelin Alpkökin ve Metro A.Ş. Genel Müdürü Özgür Soy eşlik etti. Özel ekipmanlar giyerek görevlilerin denetiminde ray kaynatma işlemini gerçekleştiren İmamoğlu, sonrasında tünel içinde değerlendirmelerde bulundu. Proje sürecinin ortak akılla yeniden başlatıldığının altını çizen İmamoğlu, hatta çalışacak araçların alımının da yapılmakta olduğunu duyurdu. Tren alımı sürecinde, renginden tasarımına varıncaya kadar vatandaşların görüşlerine başvurduklarını aktaran İmamoğlu, İsviçre’den alınacak araçların ağustos sonunda geleceği bilgisini paylaştı. İmamoğlu, “Bu yılın sonuna doğru da işleri toparlayıp, vatandaşımızın hizmetine burayı kavuşturacağız” dedi.
BOĞAZİÇİ ÖĞRENCİ VE ÖĞRETİM ÜYELERİNE MÜJDE
Hattın, M6 metro hattıyla bağlantısı olduğunu belirten İmamoğlu, “Burada Boğaziçi Üniversitesi var. Boğaziçi Üniversitesi’nde biraz moralini bozan süreçler yaşandı hem öğrenci hem öğretim görevlileri için ama, morallerini yükselten bir işin de hazırlığını yapmış olma keyfini çıkaracaklar inşallah. Biz de onu yaşıyoruz. Canları biraz sıkıldığında, buradan rahatlıkla boğaza inip, boğaza indiklerinde de biraz nefes alıp ve aynı zamanda Aşiyan’dan da şehir hatlarımızla deniz yolculuğuna devam edebilecekler. Bu da güzel bir avantaj sağlayacak. Özellikle Anadolu Hisarı, Küçüksu veya Kandilli iskeleleriyle desteklenen bir Denizcilik Hatlarımızın işletmesini burada hayata geçireceğiz” diye konuştu.
Boğaz hattında füniküler çalışmalarına ayrı bir önem verdiklerini vurgulayan İmamoğlu, “Bu projenin haricinde, 4 noktada füniküler projesi çalışıyoruz. İstanbullulara bu müjdeleri de en yakın zamanda vermek arzusundayız. Bir tanesinde son aşamalara geldik. Orada da İTÜ’nün iki kampüsünden İstinye’ye bağlantısı olan, 2,6 kilometrelik bir hat. Sıkı bir füniküler hattı. Dünyada nadir gözüken, orta istasyonu olan bir hat olacak. Bu yönüyle de çok özel bir çalışma sürdürüyoruz” bilgilerini verdi.
“YANGIN KONUSU MİLLETÇE CANIMIZI YAKTI”
“Ülkemizin birçok farklı sorunu var, canımızın sıkıldığı birçok olay yaşıyoruz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Son yangın konuları da ne yazık ki milletçe bizim çok canımızı yaktı. Ama bir yandan hayatın gereği, büyük şehirlerimizin ihtiyacı noktasında sorumluluk alanlarımızla ilgili -altını çiziyorum, sorumluluk alanlarımızla ilgili- işimize liyakatli insanlarla, doğru projelerle, doğru finansman modeliyle devam ediyoruz. Umut ediyorum ki, sorumluluk alanında olan işlere her kurum aynı ilgiyi, aynı özeni göstersinler. Yani bu ülkede, en ücra köyünde yaşayan insan da şehirde yaşayan insan da bir ormanın kime ait olduğunu bilir. Nasıl ki İstanbul şehrinin, şehirle ilgili sorunları bize aitse; metro, füniküler gibi işlerin zamanında yapılması, finansmanının bulunması, zamanında bir trenin siparişinin verilip, inşaat biterken gelmesi gibi gibi senkron işler üretme becerisini gösterme zorunluluğumuz varsa -ki bunu iyi temsil ettiğimizi düşünüyorum- işte aynı şekilde orman sorumluluğunun da Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait olduğunu, belediyelere ait olmadığını ve orada ‘Çıkan bir kıvılcımdan dahi haberimiz olacak ve müdahale edeceğiz’ deyip gazetelere manşet yapan Sayın Bakan’ın veya daha üst yetkililerin bugün ise sorumluluğu belediyelere pas etme çabasında olmasını, derin bir acizlik olarak görüyorum. Yurttaşlarımızı aldatma çabası olarak görüyorum ama milletimiz buna kanmaz. Şu anda orman teşkilatı, itfaiye, yangın ile ilgili teşkilatlar, bizim de İstanbul İtfaiyemizin ekipleri onlarca aracı, yüzlerce personeliyle bölgede hizmetine devam ediyor. Allah hepsini korusun.”
“HERKES İŞİNİ YAPACAK”
Yangınların bir an önce sona ermesi ve yanan alanların korumaya alınması yönündeki temennilerini dile getiren İmamoğlu, “Sorumluluk alanımız olan kent içi yaşamda, bütün işlerimizi zamanında, doğru tasarlayarak, doğru bütçeyle, doğru insanlarla; yüklenicisinden, çalışan burada kaynağı yapan emekçisine kadar herkesin işine odaklandığı ve işini yaptığı, başka işlerle uğraşmadığı dönemi yaşatmak istiyoruz. Herkes işini yapacak. Yani benim Daire Başkanım işini yapacak. Sarıyer’le ilgili konulara Sarıyer Belediye Başkanımız işini yapacak. Ben işimi yapacağım. Bir kişinin ağzından talimat alarak hareket etmekle, süreçler yönetilemez. Bu ülkenin milyonlarca kabiliyetli, güzel insanları var. Biz o güzel insanlarla bu güzel işleri başarıyoruz. Zamanında eksik olan liyakatli ve doğru zamanda karar alınamamış, süreçlerin iyi yönetilemediği ortamlardan bugüne geldiği için İstanbul, bence gurur duymalı ve mutlu olmalı. 16 milyon İstanbulluyu mutlu etmeye, onları mahcup etmemeye devam edeceğiz. Kararlıyız” ifadelerini kullandı.