28 April 2025
  • Üşümezsoy’u dinleyin rahat uyuyun, Şengör ve Görür’ü dinleyin kabus görün

    Üşümezsoy’u dinleyin rahat uyuyun, Şengör ve Görür’ü dinleyin kabus görün

    Murat Karakoç Yazdı..

    Marmara Denizi Silivri açıklarında 23 Nisan’da yaşanan 6,2 şiddetindeki deprem ve artçıları sonrasında, başta İstanbul ve Türkiye’de halkın psikolojik travma hali yeniden yükseldi.
    Yakın zamanda Covid 19 salgını ve 6 Şubat depremlerini halk daha sindiremedi ki şimdi de büyük Marmara Depremi ile huzur kalmadı. Tabi burada dünyanın gözü üzerinde 20 milyona yakın nüfuslu metropol şehir İstanbul’a ne olacak sorusu var.
    2020 Nisan ayında başlayan Covid 19 salgınında Pandeminin ve 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli büyük depremin yan etkileri devam ederken, Marmara Depremi insanda ne keyif nede akıl bıraktı.
    Bu zamanlarda da özellikle Pandemide yaşadığımız travmaları yeniden yaşıyoruz. Covid 19 salgını sırasında halkın gözü kulağı TV ve sosyal medyada ne olacak, nasıl olacak soruları vardı. Hatırlayınız; Başta bilim kurulu olmak üzere salgın ile ilgili çok sayıda bilim insanı medyadan neler yapılması gerektiğini söylediler.
    Fakat bugün yaşadığımız depremlerdeki gibi biri böyle yapın, diğeri hayır şöyle yapın diyerek vatandaşın beynini, tabir yerinde olursa ambalaja çevirdiler. Yani biri şu ilacı kullanın, bu maskeyi kullanın derken bir diğeri hayır şu ilacı kullanın maskeyi çıkarın, biri dışarı çıkın diğeri hayır çıkmayın diyerek vatandaş adeta deneme-yanılma ekipmanı haline geldi.
    6 Şubat Kahramanmaraş merkezli büyük depremin yaraları halen sarılmaya devam ederken, o dönemde yine uzmanları, bilim insanlarını vatandaş can kulağıyla dinleyerek neler olacak diye bekliyordu.
    Bugünlerde yaşadığımız Marmara depremleri yine insanların ruh hali, panik ve endişesi adeta pik yaptı. Buna sebep ise can kulağıyla dinlediğimiz alanında uzman bilim insanlarının görüş ayrılığı olmasıdır.
    Devlet yetkilileri ve idareciler durumu hafif siyasi literatürle, halkı telkin etme yönüne giderek, hazırlıkların, önlemlerin, gerekli çalışmaların yapıldığı demeçleri verilerek… Zannımca pekte dikkate alınmıyor. İnsanlar pür dikkat bu alanda uzmanlaşmış özellikle medyatik olan Prof.Dr. Şener Üşümezsoy, Prof. Dr. Celal Şengör, Prof. Dr. Naci Görür ve birde Japon deprem uzmanımız Yoshinori Moriwaki’yi dikkatle dinliyor.
    Fakat Prof. Dr. Üşümezsoy ‘tamam Marmara depremi bitti, rahat uyuyun diyor’ öte yandan, Prof.Dr. Naci Görür ‘hayır bitmedi yeni başladı diyor’ bir diğeri Prof.Dr. Celal Şengör ise ‘İstanbul’u terkedin’ diyerek adeta aklımızla oynuyorlar.
    Birde Japon deprem uzmanımız Yoshinori Moriwaki var. Moriwaki’de TV’lere çıkarak felaket mesajları veriyor. Fakat Moriwaki’nin medya da çıkan haberlere göre İstanbul’da bir Japon inşaat şirketini genel müdürü ve Japon Moriwaki Evleri adı altında bir inşaat şirketi varmış…!
    Şimdi yurttaş olarak, böyle hayati, barınma, yaşamsal fonksiyonlarımızı etkileyen bir durum karşısında neye kime inanıp güveneceğiz?
    Bana soracak olursanız eğer, belki kimileri Laf-ı güzaf diyebilir. Ama ‘Üşümezsoy’u dinleyerek rahat uyuyun, Şengör ve Görür’ü dinleyin kâbus görün’ ironisi ile Sağlıcakla kalın diyorum.

    Bir yanıt yazın