22 Kasım 2024
  • HAVALE GEÇİREN ÇOCUĞU SUYA TUTMAYIN

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Murat Kılınç, ‘Çocuklarda Ateşli Hastalıklar ve Alerji’ konulu seminerde ebeveynlerle buluştu.

    HAVALE GEÇİREN ÇOCUĞU SUYA TUTMAYIN

    Küçükçekmece Belediyesi’nin Osman Zeki Üngör İlkokulu’nda düzenlediği seminerde, Murat Kılınç, ateşli hastalıklarda halk arasında yanlış bilinen tedavi yöntemlerine dikkat çekti ve ebeveynlere “havale geçiren çocuğu soğuk suyun altına tutmayın” uyarısında bulundu. Uzm. Dr. Kılınç, FMF (Ailevi Akdeniz Ateşi) hastalarına da böbrek kaybı yaşamamak için ilaçlarını düzenli kullanmaları gerektiğini söyledi.

    “ATEŞLİ HAVALE İYİ HUYLUDUR”

    Ateşin bir hastalık değil bir belirti olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Murat Kılınç, çocukları fazlaca tehdit eden havale nöbetlerine dikkat çekerek,  “Ateşli havaleler iyi huylu havalelerdir. Ateş yoksa kötü huylu havaledir. Soğuk havale beyni olumsuz etkiler. Ateşli havaleler tekrarlayabilir ve EEG bulgusu saptanmaz. Bebeklikte havale geçirmiş bir çocuk, 9 yaşına hattı 12-13 yaşına kadar tekrar edebilir. İyi huylu havalelerde tüm vücut kasılır, bu iyidir. Tek bir bölgenin kasılması ne yazık ki kötü huyludur. Bu çocukları çok sıcak suyla banyo yaptırmayın, grip ve alerji ilaçları vermeyin” diye konuştu.

    “HAVALELİ ÇOCUĞU SUYUN ALTINA TUTMAYIN”

    Uzm. Dr. Murat Kılınç halk arasında havale geçiren çocuğu suya tutma yönteminin yanlış bir müdahale yöntemi olduğunu söyleyerek, “  Havale sırasında çocuğun dişleri birbirine kenetlenir soluk alıp vermesi sıkıntıya girer. Evde yapılacak en iyi müdahale, çocuğu yan çevirip, dişlerinin arasına bir tahta çubuk koyup, ısırmasını sağlamaktır. Mümkünse fitil verin. Evde yapılacak yöntemler son derece kısıtlıdır. Biran önce doktora başvurmak en iyi yöntemdir. Havale geçiren çocuğu soğuk suyun altına tutmayın. Açık havaya çıkarabilirsiniz” dedi.

    FMF HASTALARI DİKKAT!

    Ailevi Akdeniz Ateşi hastalığının da romatizma kökenli bir ateşli hastalık olduğunu söyleyen Murat Kılınç, FMF hastalarının ilaç tedavisini aksatmaması gerektiği uyarısında bulunarak, “FMF dediğimiz Ailevi Akdeniz Ateşi hastalığı nedenini tam bilmediğimiz bir hastalık. Sık tekrarlayan nöbetler halindeki ateş ve karın ağrısı vardır. Ateşin nedeni enfeksiyon değildir. Atağı başlatan vücuttaki hücrelerin birbiriyle savaşmasıdır. Dirençli ateş mevcuttur. FMF atağı geçiren kişilerin bildiğimiz apandisit atağı geçiriyormuş gibi kıvrandırıcı ağrıları olur. FMF atakları sırasında böbrekler zarar görüyor hatta diyalize kadar gitme durumu var. Bu yüzden öncelikli hedefimiz böbreği korumak. FMF tedavisinde Çiğdem bitkisinden elde edilen bir ilaç kullanıyoruz. Eskiden bu ilaç atak dönemlerinde veriliyordu. Şimdi organları korumak için sürekli kullanılıyor. Bu ilaç böbrekleri koruyor” diye konuştu.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir