İYGAD, iki çocuğunu okula bıraktıktan sonra, arabasında bulunan üç yaşındaki diğer çocuğunu da okuluna götürmek üzereyken, arabasına çarparak trafik tartışmasında kavga süsü verilerek iki ayağından kurşunla vurulan gazeteci Ali Tarakçı’ya destek vermek ve saldırıyı protesto etmek amacıyla, Tarakçı’nın vurulduğu noktada basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına ve saldırıyı kınama eylemine İstanbul Yerel Gazeteciler Dernek üyeleri ve çok sayıda gazeteci katıldı. Grup basın açıklaması esnasında Ali Tarakçı’ya yapılan saldırıyı kınayan ve Tarakçı yalnız değildir’ yazılı dövizler taşıdı.
Grup adına basın açıklamasını İstanbul Yerel Gazeteciler Dernek (İYGAD) Başkanı Mehmet Mert yaptı. Mert açıklamasında şunları söyledi: “Türkiye’de yüz yıldır gazeteciler faili meçhul cinayetlerle öldürülüyor, dövülüyor, vuruluyor, tartaklanıyor, tehdit ediliyor. Arkadaşımız Ali Tarakçı’ya da benzer saldırılardan bir tanesi yaklaşık iki hafta önce bulunduğumuz bu alanda gerçekleşti. Bu çirkin saldırıyı şiddetle kınıyor, lanetliyoruz…
Bu saldırıyı yapanlar veya yaptıranlar da çok iyi biliyorlar ki; bir gazeteci ancak öldüğünde susar. Gelişen ve büyüyen Türkiye’de artık bu tür saldırılar son bulsun istiyoruz. Basının daha sağlıklı şartlarda, daha özgür ve daha güvenli ortamlarda görevlerini yerine getirmeleri hepimizin en öncelikli arzusu. Bu arzumuz konusunda tüm devlet yetkililerimizden, yurttaşlarımızdan, okurlarımızdan, basın dostlarından, biz medya mensuplarına destek taleb ediyoruz. Meslektaşımız Ali Tarakçı’yı vuran ellere kimlerin neden emir verdiğinin acilen ortaya çıkartılmasını bekliyoruz. Şayet bu olay kısa zamanda net olarak aydınlanırsa bir daha hiçbir güç, hiçbir medya mensubuna saldırmaya cesaret edemeyecektir. Bu olayı aydınlatmak için tüm meslektaşlarımızı dayanışmaya, yetkililerimizi göreve çağırıyoruz. Bu saldırı sonrası 24 saat içerisinde failleri yakalayan emniyet güçlerimize, olaya geniş yer veren medya organlarımıza, olay sonrası saldırıyı kınayan sivil toplum kuruluşlarımızdan, siyasilerimize, tüm basın dostlarına teşekkür ediyoruz. Bu tür saldırıdan korkmuyor, tüm gazetecileri, medya dünyasını bir arada olmaya, dayanışma içinde olmaya ve sonuna kadar gazetecilikten ödün vermemeğe davet ediyoruz. Türk basını işinin başında olduğu sürece, Türkiye daha güzel günlere yine özgür ve işinin hakkını veren basın dünyası ile birlikte kavuşacaktır…. ’’