Sağlık Bakanı Koca, saat 14.00’de başlayan Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Bakan Koca, “Pik döneminde olduğumuzu söyleyebilirim, düşüş trendini görüyoruz. Ama bunun kalıcı olması önemli. Bu dönemde izolasyonun ve mesafenin son derece önemli olduğunu söylüyoruz. Bu duruma uyum gösterilmezse yeni bir pik dalgası olabilir” ifadelerini kullandı.
Bakan Koca’nın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
Taviz vermezsek istediğimiz sonucu kısa sürede alabiliriz. Geride kalan günler kolay geçmedi. Hastalık bizi esir mi alacak diye endişe ettiniz. Hastalığa yakalanan yakınlarınız için endişe duydunuz, bir yakınınızı kaybettiyseniz büyük acı yaşadınız. O acıda sizinle beraberiz. Bilin ki elimizden geleni yaptık.
Salgın tüm dünyada 210 ülkeye yayılmış, hayatı değiştirmiştir. Çin’de vakalar biraz daha eskiydi, ilk beyan 31 Aralık’ta yapıldı. 15 Ocak 2020’de bulaşıcı hastalığa karşı rehber yayınladık. Bizim riske hazırlığımız 11 Mart’tan 50 gün öncesine dayanmaktadır.
TÜRKİYE SALGINA KARŞI İLK ÖNLEMİ 10 OCAK’TA ALDI
Ramazan ayını alışık olmadığımız bir şekilde yaşıyoruz. Ama bu ramazanın iyi bir yönü de var. Her gün birbirinden güzel haberler alıyorsunuz. Çin’de ortaya çıkan koronavirüs salgınına karşı Türkiye, 10 Ocak’ta acil bir operasyon merkezi kurarak ilk önlemini aldı.
Gelinen noktadan dünyadaki durumu özetlemek istiyorum. Dünyada toplam 3 milyon 152 bini aşkın korona hastası var. Ölenlerin sayısı 218 bini geçti.
Can kaybının 59 bini aştığı ABD’de 25 bini aşkın yeni vaka görülmüştür. İngiltere’de görülen vaka sayısı 3 bin 96’dır. İngiltere’de bizden çok önce salgın görüldü.
TÜRKİYE DÜNYADA HIZLA YAYILAN VİRÜSÜ NASIL KONTROL ALTINA ALDI?
Şunu sormalı ve cevabı üzerinde durmalıyız. Türkiye dünyada hızla yayılan virüsü nasıl kontrol altına aldı? Başarımızın sırrını sizinle paylaşmak istiyorum.
10 Ocak’ta Bilim Kurulu’muzu kurduk. Pandemi ilanından tam 31 gün önce. Dünyadaki gelişme ve tecrübeleri yakından izlemeye aldık. Sağlık kurumlarımızı salgın ihtimaline karşı hazırladık. Yurt dışı girişlerine karşı tedbirler ciddi zaman kazanmamızı sağladı. Kademe kademe uygulanan tedbirler sonuçlarda çok etkili oldu. Diyebilirim ki Türkiye şu ana kadar bu süreçten yüzünün akı ile çıktı. Tedbir, tespit ve hızlı tedavi ile süreci açıklayabilirim. Filyasyonun önemi başarıda büyüktür. Virüsün izini sürdük. Filyasyon ile kişinin son 2 günde temaslı olduğu kişilere ulaştık. Hiçbir testi tesadüfen yapmadık. Test sayımızı sürekli artırdık. 83 milyonluk bir ülkede yaygın bir tarama yapmak yerine, şüphelilere yaptık. İhtiyaç oranında test sayımızı artırdık. Bu isabetli uygulamanın örnek olacağını düşünüyoruz.
FİLYASYON İLE 464 BİN 434 KİŞİYE ULAŞILDI
Şüphelilerin yüzde 93’üne ulaşılmıştır. Bugüne kadar 5 bin 849 filyasyon ekibimiz ile ulaşılan kişi sayısı 464 bin 434’tür. Son vakaya kadar filyasyon önemini koruyacaktır. Yoğun bakım ve yatak ihtiyacına karşılık, özel hastaneleri pandemi hastanesi ilan ettik. Acil durumda olmayan hastaları öteleyerek, yatak kapasitesini artırdık. Yatak doluluk oranını yüzde 60’lardan yüzde 30’lara düşürdük.
Temaslılar gözetim altında tutulurken, şüphelilerle yakından ilgileniliyor. Durumu stabil olanların tedavisi evde aile hekimlerinin kontrolünde devam ediyor.
Kovid-19 hastalarında uyguladığımız birçok tedavi dünyadakilerden farklılık göstermiştir. Kovid-19 hastaları için uyguladığımız yöntem hekimlerimiz tarafından geliştirilen bir yöntem olmuştur. Bakanlığımız alınan sonuçlara göre, her hafta tedavi aşamasını daha iyi duruma getirdi. Çin’den gelen ilaçların özelliklerini değiştirerek daha başka sonuçlar elde ettik.
YÜZDE 60’I İSTANBUL’DA
İstanbul’da özel bir tedbirimiz yok, uygulanan tedbir dışında. İstanbul’da yüzde 60’a yakın vakamız var. İstanbul gibi bir yerde, ne Wuhan kenti gibi ne de ABD’nin herhangi bir eyaleti gibi değil. Farklı bir yerimiz.
Ayrıca yoğun bir yerleşim var ve bir arada yaşamanın fazla olduğu bir kent. Buna rağmen 5. haftada Türkiye’deki vakaların yüzde 60’ının görüldüğü İstanbul’da hastalığın kontrol altına alınması büyük bir başarıdır.