Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada törene katılan Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ve heyetine teşekkür etti. Bulgaristan’ın bu dönem farklı bir konumunun da olduğunu, Avrupa Birliği Dönem Başkanlığının Bulgaristan’da olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Böyle bir dönemde bu açılışın yapılıyor olmasını uluslararası topluma verilmiş çok önemli bir mesaj olarak değerlendiriyorum. İstanbul buradaki özellikle şu fotoğrafla, farklı din ve kültürlerin bir arada barış içinde yaşadığı şehir olma vasfını bir kez daha tüm dünyaya özellikle göstermiştir. Şu anda burada bakıyorsunuz bir tarafta patrikhane ama bir tarafta bakıyorsunuz Demir Kilise… Arada çok uzun bir mesafe yok, yürümeye kalksak 200-250 metrelik bir yer. Demir iskelet sistemiyle halen türünün dünyadaki tek örneği olan bu kilise, 1898 yılından bu yana, 120 yıldır ayakta duruyor. Burası Bulgar cemaati için ibadethane olarak hizmet vermenin yanında, İstanbul’un güzelliğine ve zenginliğine de katkıda buluyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kilisenin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde bir restorasyon geçirdiğini ancak 2011 yılında başlayan çalışmanın artık köklü bir restorasyon süreci olduğunu aktararak, “İstanbul İl Özel İdaresinin ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla, Bulgar dostlarımızla da işbirliği içerisinde gerçekleştirildi. Gerçekten zor ve ayrıntılı bir çalışmayla sonuçlandırılan ve 15 milyon liranın üzerinde bir maliyetle tamamlanan restorasyon işlerini üstlenen ekip hassasiyetle, titizlikle bu duruma getirdi ve ben kendilerini de ayrıca kutluyorum” ifadelerini kullandı.
DİNİNİZİ YAŞAMAKTA SERBESTSİNİZ VE GÜVENCEMİZ ALTINDASINIZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarih boyunca ecdadın fethettiği yerlerde öncelikle din özgürlüğü ve ibadethaneleri güvence altına aldığını ifade ederek, “Ecdadın, dinininizi yaşamakta, ibadetlerini yapmakta serbestsiniz ve bizim güvencemiz altındasınız” anlayışıyla onları hep koruma altına aldığını anlattı.
Erdoğan, “İstanbul’daki diğer eserlerden daha sonra yapıldığı için adı Yeni Cami olarak konulan camimiz dahi Eminönü’nde 400 yıllık geçmişe sahiptir. Ayasofya 1500 yıllık tarihiyle İstanbul ile birlikte tüm dünyanın incisi durumundadır. Bu şehirdeki ve kadim coğrafyamızın dört bir yanındaki her bir eserin bizim gönlümüzde ayrı bir yeri var. Camiler var, kiliseler var, sinagog, havralar var, hepsi sadece İstanbul’da değil, ülkemizin değişik yerlerinde de bir aradalar” diye konuştu.
Tören için İstanbul’a gelen Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov’un beraberinde Bulgaristan Başmüfütüsü Mustafa Aliş Hacı’yı da getirmesinin sürece pozitif katkı sağladığını dile getirerek, Borisov’a teşekkür etti. Erdoğan, “Gerek yenilenen eserlerin gerek eski eserlerin bakım ve muhafazasının da Bulgar dostlarımızca layıkıyla yapılacağından şüphe duymuyorum. Bulgar devletiyle dayanışma ve iş birliği içinde yürüttüğümüz bu projenin diğer benzeri projelere ilham kaynağı olmasını diliyorum. Bulgar cemaatimizin huzur ve güven içinde ibadetlerini yerine getirecekleri Sveti Stefan Kilisesi’nin bilinen ismiyle Demir Kilise’nin de restorasyonunda emeği geçenleri, yüklenici firma olarak Taş Yapı’yı, mimarından mühendisine işçisine herkesi tebrik ediyorum. Bir kez daha sizlere sevgilerimi saygılarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.