Tam 45 yıl önce KKTC’de yaşayan hem Türk hem Rum vatandaşlarına barış götürmek ve çekilen çilelere son vermek amacıyla “Ayşe tatile çıktı” parolasıyla başlayan harekatın yıl dönümü kutlandı. 20.Temmuz.1974 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti TSK’nın Garanti Anlaşmasının 3. maddesine dayanarak Kıbrıs’a çıkartma yaptı. Çıkartma öncesi dönemin Türkiye başbakanı Bülent Ecevit ilk olarak adaya gitmiş Türk ve Rum yetkililer ile görüşmüş fakat bir sonuç alamamıştı. Ardından diğer garantör ülkelerden İngiltere’ye bilgi verilmiştir. TBMM’de görüşülen ve muhalefet liderleriyle yapılan görüşmelerin ardından Londra’ya müzakerelere giden Ecevit. Yola çıkmadan önce bu çıkartmanın İngiltere ve ABD destek vermese dahi gerçekleşeceğini büyükelçiliklere durumu iletmişti. ABD ve İngiltere’nin destek vermeyeceğini açıklamasının ardından 18 Temmuz 1974’de yurda dönen heyet bir gün sonra 19 Temmuz 1974’te önce Genelkurmay Başkanlığında komutanlarla Kıbrıs’ın durumu görüşülmüş ardından TBMM’ye gelen konu oy birliği ile kabul edilmiş ve Kıbrıs’a müdahale kararı alındı.
20 Temmuz 1974’de başlayan harekatta Kıbrıs’ın %3 ‘ü daha ilk günden Türk kuvvetleri tarafından alındı. Bunun sonucunda Kıbrıs’ta bulunan Yunan askeri cuntası ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nde bulunan Nikos Sampson istifa etti. Yunanistan’da sivil iktidar dönemi başladı. Bunların ardından BM Güvenlik Konseyi kararlarına göre anayasal düzen için tüm tarafların görüşmelere başlaması gerekiyordu ve başladı. Fakat, iki otonom yönetimin kabul edilmesi ve tüm konularda anlaşma sağlanmasına rağmen Rum ve Yunan askerleri Türk bölgelerinden çekilmedi. Aksine tahrik, kuşatma ve esir almalar başladı. Bunun üzerine 2.kez Cenevre’de görüşmelere başlandı. Türkiye, coğrafyaya dayalı federal devlet kurulmasını teklif etti, Rum kesimi bunu kabul etmedi ve saldırıların şiddeti artması üzerine ikinci kez harekat kararı alındı. 14 Ağustos 1974 günü ikinci kez müdahale de bulunan TSK bu sefer adanın % 38’ini ele geçirdi. Şaşkınlık içinde geri çekilen Rum ve Yunan birlikleri geçtikleri tüm Türk köylerini yakıp büyük bir katliam yaptılar. Daha sonra yapılan tekrar görüşmelere coğrafi esaslara dayanan federal devlet kurularak Türk bölgesi Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi, Rum bölgesi Güney Kıbrıs Tum Yönetimi olarak kabul edildi.