31 Mart 2024 yerel seçimleriyle ilgili özet bilgiler paylaşan Zeybek, “Bin 393 seçim çevresinden bin 151’inde aday göstermiş ve Türkiye nüfusunun yüzde 65’inden fazlasını, Türk ekonomisinin yüzde 80’inden fazlasının yönetildiği şehirleri yöneten CHP’li belediye başkanlarıyla yapmış olduğumuz düzenli toplantıların, bugün büyükşehir belediye başkanlarımızla olan çalışması için bir aradayız. 2019 seçimlerinden sonra Türkiye nüfusunun yüzde 49’unu yöneten CHP’li belediyeler ve başta büyükşehir belediye başkanlarımız, yaptıkları çalışmalar, ortaya koydukları performans ile 2024 yılı 31 Mart seçimlerinde, yönetmekte olduğumuz belediyelerin toplam nüfusunun yüzde 97’sini yeniden kazanma başarısını gösterdik. Bu da son 5 yıl içinde ortaya koyduğumuz performansın toplum tarafından kabul gördüğü ve belediye başkanlarımızın topluma vadettikleri çözüm önerilerini hayata geçirmede inandırıcılıklarının yüksek olduğunu gösterdi. Ki o başarı da bize beraberinde yeni belediyeleri yönetme başarımızı ortaya koydu” dedi.
İMAMOĞLU: “TÜRKİYE’DE ARTIK CHP’Lİ BELEDİYELER GERÇEĞİ VARDIR”
Önceki görev dönemleri içerisinde 11 büyükşehir belediye başkanı ile sık sık bir araya geldiklerini ve bu kapsamda kamuoyunu bilgilendirdiklerini hatırlatan İmamoğlu, yeni dönemin ilk toplantısı için buluştuklarını aktardı. Son yıllarda siyasette yeni bir olgunun ağırlığının giderek arttığına dikkat çeken İmamoğlu, “Türkiye’de artık CHP’li belediyeler gerçeği vardır. Beldesinden büyükşehirine kadar, her düzeyde CHP’li belediyelerin uygulamaları, projeleri vatandaşlarımız tarafından beğeniyle takip ediliyor ve talep ediliyor. 2014 seçimlerinden 6 büyükşehir belediye başkanı olarak çıkmıştık. 2019’da 11 büyükşehir belediyesi kazanarak çıktık. Şimdi 2024, 31 Mart seçimleriyle 14 büyükşehir belediye başkanı olarak milletimizin hizmetindeyiz” dedi.
“REFAH BELEDİYECİLİĞİ”NDEN ÇOK, “DAYANIŞMA BELEDİYECİLİĞİ” YAPMAYA MECBUR KALDIK
Önceki görev dönemlerinin önemli bir bölümünün pandemiyle geçtiğinin altını çizen İmamoğlu, “Büyük bir dayanışmanın örgütlenmesi gerekiyordu. Zamanın şartları, bizi ‘refah belediyeciliği’nden çok, ‘dayanışma belediyeciliği’ yapmaya mecbur bıraktı. Şimdi de tarihimizin en ağır ekonomik krizlerinden birisiyle, milletçe yüzleşiyoruz. Nüfusun neredeyse yarısının gelirinin, açlık sınırına gerilediği bir dönemdeyiz. Ekonomik krizin müsebbibi olan merkezi idare, krizin maliyetini de toplumun orta ve orta alt gelir gruplarına çıkarmak üzere bir program uygulamakta. Toplumun en üst gelir grubunda yer alan yüzde 20’lik kesim dışında her aile, her hane yoksullaşmadan ne yazık ki nasibini en derin şekilde alıyor ve yaşıyor. Yeni yoksullaşan orta sınıfların büyük çoğunluğu, bizim yönettiğimiz büyükşehirlerde, metropollerde yaşıyor. Bizi yerel seçimlerde zafere taşıyanlar, tam da bu kesimlerdir” şeklinde konuştu.
“BİZ, ‘HALKÇI BELEDİYECİLİK’ BAYRAĞINI EN YUKARIDA TAŞIYANLARIZ”
Tüm vatandaşlara olduğu gibi, ekonomik kriz nedeniyle yoksullaşan toplum kesimlerine borçları olan kişiler ve yönetimler olduklarına dikkat çeken İmamoğlu, şunları söyledi:
“2019 sonrasında ortaya koyduğumuz dayanışma belediyeciliğinin deneyimiyle, bilgisiyle, birikimiyle, içinde bulunduğumuz ekonomik kriz ortamından da en yaratıcı yolları bulacağımızdan ve vatandaşlarımıza çok özel hizmetler sunacağımızdan eminim. Hiç şüphem yok ki; bir yandan temel hizmetleri aksatmadan sağlayacağımız ve özenli bir hizmet dönemi yaşatacağımız şehirlerimizde, diğer yandan hep birlikte yurttaşlarımızın hem aralarındaki dayanışmayı örgütleyeceğiz hem de yaratacağımız yeni kaynaklarla, güçlü yatırımlar yapmaktan geri durmayacağız. Çünkü biz, tarihin bu döneminde halkçı belediyecilik bayrağını en yukarıda taşıyanlarız. Bizler, halkçı belediyeciliğin en güzel örneklerini sergiledik, sergiliyoruz ve sergileyeceğiz. Unutmamalıyız ki; halkçı belediyecilik kavramı, icraatçı olmayı da içerir. Ama ben bu yönümüzün de özellikle hatırlatılması gerektiğine inanıyorum ve icraatçı belediyecilikte de çok öncü konumda olduğumuzu vatandaşlarımızla paylaşmak isterim.”
“BİZLER SORUN ÇÖZDÜK, İŞ BİTİRDİK, ÇARE ÜRETTİK”
“Bugün ülkeyi yöneten zihniyet, bazı büyük mühendislik projelerini göstererek, kendisini belki icraatçı olarak tanıttı milletimize ve bu yıllarca böyle sürdürüldü” diyen İmamoğlu, “Halbuki bunların büyük bir çoğunluğu, ne yazık ki yanlış finansman modellerine sahip, riskleri, zararları yeterince gözetilmemiş, yönetim kalitesi bakımından da büyük oranda sınıfta kalmış projelerdi ya da kendi tarifleriyle ‘mega projeleriydi.’ Bizler, son derece sağlıklı, verimli, etkili bir proje yönetimiyle, onlardan çok daha fazla işi, çok daha az maliyetle, çok daha hızlı ve kaliteli bir biçimde, milletimizin lehine üretme konusunda büyük bir başarı elde ettik. Onların aksine, yatırımlarımızla yeni çevresel, kentsel, sosyal sorunlar yaratmadık. İnsanlarımızı mutsuz etmedik. Ceplerinden gizlice paraları toplamadık. Bizler sorun çözdük, iş bitirdik, çare ürettik ve tasarrufu da önde tutan güçlü bir projeciliği ve icraatçı belediyeciliği ortaya koyduk. O nedenle, bugün artık ‘CHP belediyeciliği’ denince, halkçı olmak kadar, güçlü bir şekilde icraatçı olmak şeklinde de anlaşıldığının gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
CHP’li büyükşehir belediyeleri ve başkanları, alfabetik olarak şu şekilde sıralanıyor:
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey
Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras
Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer