TBMM Başkanlığı’na küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) sorunlarının araştırılması ve çözüm yollarının tespiti için bir araştırma önergesi veren CHP İstanbul Milletvekili Didem ENGİN, “İşsizlik aldı başını gidiyor. Ülkemize giren doğrudan yabancı yatırımlarda sert düşüş devam ediyor. 328 bin KOBİ’nin borcu yasal takibe girmiş. Bir an evvel bir şeyler yapılmazsa KOBİ’ler birer birer kapılarına kilit vuracak” dedi.
Ülkemizin 2017 yılının bitmesine az bir süre kala, bir an evvel çözülmesi gereken çok ciddi ekonomik sorunlar ile karşı karşıya olduğunu belirten Didem ENGİN, “Resmi rakamlara göre 3 milyon 443 bin vatandaşımız işsiz. Bu resmi hesaplamalarda iş bulmaktan ümidini yitirmiş kişilerin işsiz olarak sayılmadığı düşünüldüğünde, gerçek işsiz sayısının çok daha fazla olduğu ortaya çıkıyor. İşsizlik oranı %10,7, genç işsizliği %21,1 iken, 15-29 yaş aralığındaki yaklaşık her 10 gençten 3’ü ne eğitim hayatına ne de istihdam süreçlerine dâhil olamıyor” dedi.
ULUSLARARASI YATIRIM GİRİŞLERİNDE SERT DÜŞÜŞ DEVAM EDİYOR
2017 yılının ilk 8 ayında ülkemize net uluslararası doğrudan yatırım girişinin %14,9 azalarak ancak 6,5 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşebildiğini söyleyen Didem ENGİN, “Yaşanan ekonomik zorluklar ve siyasi basiretsizlikler en çok küçük girişimcileri, KOBİ’leri etkiliyor. Oysa sağlıklı ve sürdürülebilir bir büyüme ve kalkınma için KOBİ’ler belkemiği niteliğindedir” dedi.
KOBİ OLMAZSA İSTİHDAM DA OLMAZ
Ekonomimizin belkemiği olarak kabul edilen KOBİ’lerin ülkemizdeki toplam girişim sayısının %99,8’ini, istihdamın %73,5’ini, maaş ve ücretlerin %54,1’ini, cironun %62’sini, faktör maliyetiyle katma değerin (FMKD) %53,5’ini ve maddi mallara ilişkin brüt yatırımın da %55’ini oluşturduğunu söyleyen Didem ENGİN, “KOBİ’ler, özellikle esnek yapıları sebebiyle sürdürülebilir kalkınmada önemli rol oynamaktadırlar. Avrupa Birliği de 2020 Stratejisi’nde KOBİ’lerin ekonomideki önemine değinmekte ve çeşitli projeler ile akıllı, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme hedefinde KOBİ’lerin etkin bir rol oynamasına çalışmaktadır” dedi.
KOBİ’lerin ekonomimize katkılarının bu kadar önemli boyutta olmasına rağmen ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldıklarını vurgulayan Didem ENGİN, finansmana erişimde zorluk, vergi yükünün ağırlığı, kurumsallaşamama, nitelikli işgücü bulma ve maliyetlerini üstlenme konularında sıkıntı çekme, teknolojik gelişmeleri ve yenilikleri yakından takip edip uygulayamama, tanıtım ve pazarlama konusundaki eksiklikler, marka oluşturma bilinç ve kapasitesinin yerleşmemiş olması, devlet desteklerine erişimde zorlanma, düşük kapasite ile düşük verimlilikte çalışma, sermaye birikimlerinin teknolojiye yatırım için yeterli olmaması, uluslararası alanda iş ve ticaret yapabilme olanaklarının kısıtlı olması, Ar-Ge sonuçlarının ticarileştirilmesi, yenilik ve tasarım konularında yetersiz kalmaları, ölçek ekonomisinden yararlanamama, yüksek katma değerli ürünlerde sınırlı üretim kabiliyeti, dış pazarları araştırma konusunda bilgiye erişimlerinin sınırlı olması, proje hazırlama kapasitelerinin düşük olması, işletme ve yönetim fonksiyonlarının gereği gibi yerine getirilmesi konusunda bilgi eksikliklerinin bulunması, genç nüfusun sanayi ihtiyaçlarına duyarlı ve nitelikli olarak eğitilememesi, mesleki ve teknik eğitime yeterli önem verilmemesi gibi çok sayıda sorunları olan KOBİ’lerin, bu zorluklarla mücadele edebilmeleri ve rekabetçi olabilmeleri için AKP Hükümeti’nin uyguladığı politikaların ve teşvik sistemlerinin ise yetersiz ve etkisiz kaldığını belirtti.
328 BİN KOBİ BORCUNDAN DOLAYI YASAL TAKİP ALTINDA!
Bankalara olan kredi borcunu ödeyemeyip takibe giren yani icralık olan KOBİ sayısının arttığını belirten Didem ENGİN, “BDDK verilerine göre Temmuz 2015’te takibe alınan KOBİ sayısı 266.527 iken, 2017 Ağustos ayında bu sayı 328.327’e ulaşmış, takipteki toplam kredi miktarı da 13,7 milyar TL’den 24,6 milyar TL’ye yükselmiş” dedi.
Didem ENGİN, KOBİ’lerin dış ticaretteki payının da yıldan yıla azaldığını söyleyerek “2012 yılında toplam ihracatın %62,6’sını gerçekleştiren KOBİ’ler, 2015 yılında %55,1’lik bir paya geriledi.” dedi.
DOKUZ AYDA 12,5 MİLYARLIK ÇEK KARŞILIKSIZ ÇIKTI
Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi verilerine göre yılın ilk dokuz ayında döneminde parasal tutarı 12,5 milyar TL olan 333.478 adet çeke karşılıksız işlemi yapıldığını, parasal tutarı 9,2 milyar TL olan toplam 704.069 adet senedin protesto edildiğini, geçen yılın aynı dönemine göre protesto edilen senet tutarının %8 oranında arttığını belirten Didem ENGİN, “KOBİ’lerimizin karşı karşıya kaldıkları bu ekonomik darboğazdan kurtulabilmeleri için etkin politikalar geliştirilmeli ve etkin destekler uygulanmalıdır. KOBİ’lerin ihtiyaç duyduğu eğitim ve bilgiye erişimleri kolaylaştırılmalı, kalkınma hedeflerimizde geniş yer bulan AR-GE, inovasyon ve yüksek teknolojili ürün üretimine dayalı sanayi hamlesi için KOBİ’lerimiz yenilikçi ve girişimci bir yapıya kavuşturulmalı, inovasyon odaklı bir KOBİ kültürü yerleştirilmelidir” diye konuştu.
KOBİ’LER DİJİTAL ÇAĞA AYAK UYDURMALI
Didem ENGİN, günümüzde teknolojinin tüm sektörlerde yoğun bir verimlilik artışı sağladığına dikkati çekerek “Dünya Ekonomik Forumu 2016-17 Küresel Rekabetçilik Raporu’nda ülkemiz dört basamak gerileyerek ancak 55. sırada yer alabildi. Geleneksel şirketlerin yarının şirketlerine dönüşebilmesi ve geleceğe güçlü bir zeminde hazırlanabilmeleri için dijitalleşmede gerekli adımlar bir an evvel atılmalı. KOSGEB’in hantal yapısı gözden geçirilmeli ve KOSGEB KOBİ’lere yol gösterici, cesaretlendirici, teşvik edici, eğitici ve süreçleri hızlandırıcı, etkin ve verimli bir kamu kurumuna dönüştürülmelidir” dedi.
KOBİ’lerin küresel ve teknolojik gelişmelere esnek yapıları sayesinde daha hızlı ayak uydurabildiğini söyleyen Didem ENGİN, “KOBİ’lerin, Endüstri 4.0 gibi teknoloji süreçlerinde rekabet güçleri arttırılmalı, ülkemiz kalkınmasında sahip oldukları itici rolleri güçlendirilmelidir” dedi.
KOBİ’LER NİTELİKLİ ELEMAN İHTİYACI İÇİN ÇÖZÜM BEKLİYOR
10. Kalkınma Planı’nda imalat sanayiinde büyük ölçekli firmalar ile küçük ölçekli firmalar arasında, AB üyesi ülkelerle karşılaştırıldığında, küçük ölçekliler aleyhine belirgin bir verimlilik farkı bulunduğuna değinildiğini söyleyen Didem ENGİN, “İmalat sanayiinde verimlilik düzeyini artırmak için teknolojinin yanında insan kaynağının da iyi kullanılması gerekmekte, sanayide devam eden nitelikli eleman ihtiyacı sorunu bir an evvel çözümlenmelidir. Bu sorunun çözümü de ancak milli eğitim sisteminde köklü ve devrim niteliğinde bir değişiklik ile mümkün olabilecektir” dedi.
KOBİ’LERE DESTEKLER VE TEŞVİKLER ETKİN BİR ŞEKİLDE VERİLMELİ!
KOBİ’lerin dünya pazarlarına erişimde yaşadıkları sıkıntılara da değinen Didem ENGİN, “KOBİ’lerin tek başlarına altından kalkmakta zorlanacağı pazar araştırması, dış pazara erişim maliyetinin yüksekliği, markalaşma ve pazarlama gibi konularda devlet öncü rol oynamalı, KOBİ’lerin uluslararası pazarlara açılması cesaretlendirilmeli. Böylece ihracatta beklenen artış da hızlanacaktır” dedi.
Didem ENGİN KOBİ’lerin finansman ve teşviklere erişimde zorlandıklarını söyleyerek “Bu sıkıntıların aşılabilmesi için finansman ve teşviklere erişim kolaylaştırılarak hızlandırılmalı, KOBİ’lerin karşılaştığı idari ve teknik sorunlar konusunda devlet yönlendirici bir rol oynamalıdır. Kamu alımları yoluyla yerli üretim ve dolayısıyla KOBİ’ler desteklenmelidir. KOBİ’lerin vergi yükü için de gerçekçi ve kalıcı bir çözüm getirilmesi şarttır” dedi.
TBMM KOBİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU BİR AN EVVEL KURULMALI!
Didem ENGİN, ekonomik gelişim ve değişimlere esnek yapıları sayesinde büyük ölçekli işletmelere nazaran daha hızlı uyum sağlayabilen KOBİ’lerin etkin bir şekilde desteklenmesinin, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik darboğazın aşılmasına katkı sağlayacağına dikkati çekerek, araştırma önergesinin ivedilikle gündeme alınması gerektiğini belirtti ve “Meclis çatısı altında kurulacak araştırma komisyonu, tüm partilerin temsilcilerinin katılımıyla konuyu ciddiyetle ve partiler üstü bir şekilde ele almalı, tarafların ve uzmanların görüşlerini ve önerilerini incelemeli ve KOBİ’lerimizin sorunlarını bir an evvel çözüme kavuşturulmalıdır” dedi.